Tifo tehlikeli ve bulaşıcı bir hastalıktır. Bağışıklığı olmayan herkesin yakalanabildiği hastalık ileri yaştakiler için çok tehlikelidir. Hastalık sırasında bağırsak kanamaları ya da delinmeleri olabilir. Tifonun bu sonuçları alması hastanın kurtulma imkanını azaltır.
Tifo daha çok sonbaharda olmak üzere her mevsimde görülen bir hastalıktır. Hela ve lağım sularının sızıntılarının içme ve kullanma suyuna karıştığı yerlerde salgın halinde ortaya çıkar. Çocukluk ve gençlik çağlarında kazanılan bağışıklıktan sonra 30-35 yaşlarından sonra hastalananların sayısı giderek azalmaktadır.
Nasıl Bulaşır?
Tifo, sadece insanlarda görülen bir hastalıktır. Ağız yolu ile alman mikroplar vücutta çoğalarak yayılır. Bu mikroplar çeşitli organlara ve daha çok bağırsağa yerleşirler. Tifoyu belirli ya da belirsiz geçiren kimseler dışkı ve idrarları ile mikrop çıkarırlar. Hastalığından sonra aylar boyu hatta yıllarca mikrop çıkaran kimseler (portörler) vardır.
Hasta ya da portörlerin dışkı veya idrarları ile kirlenen her şey tifonun bulaşmasına sebep olabilir. Bulaşmaya yol açan önemli faktörlerin başında içilen su ve yenilen maddeler gelir.
Tifonun bulaşmasında içilen suyun yanı sıra kirli eller ve kirli sularla yıkanan kaplar ve yiyecekler, karasinekler, tatarcıklar da rol oynar.
Bu arada yeteri kadar ısıtılmadan ya da pastörize edilmeden içilen süt de tifonun yayılmasında rol oynar. Ayrıca lağım sularının karıştığı plajlar da hastalığın yayılmasına sebep olur. Ayrıca lağım suyu karışmış bölümlerden alman midyelerin iyice pişmeden yenmesi de hastalığın bulaşmasına sebep olur.
Hastalığın Belirtileri ve Hastalığın Seyri
Tifo mikrobu ağız yolu ile vücuda girdikten sonra bir ya da 3 hafta içinde belirtileri görülmeye başlar. Bu süre alman mikrobun gücüne ve başka bazı sebeplere bağlıdır.
Hastalık iştahsızlık, hafif bir kırıklık ve ürpertiyle başlar. Akşamları baş ağrıları görülür. Hastalar daha çok yatma isteğindedir. Giderek hastanın genel durumu bozulur ve üşüme başlar. Bu arada da ateş yükselmeye başlar. Ateş akşamları artarken sabahları azalır. Yükselen ateş bir hafta içinde 39-40 dereceyi bulur. Bazen de 41 dereceye kadar yükselir. Baş ağrısı devam eder ve hastada kabızlık hali görülür.
İkinci hafta sonunda hastanın durumu daha da ağırlaşır. Göğüste ve karında doktorun daha iyi fark edebileceği döküntüler gördür. Bu arada hasta dudakları kura, dili paslı ve dalgın bir haldedir.
İkinci ve üçüncü haftalarda, bağırsaklardaki yaralar sonucu kanamalar ve bağırsak delinmeleri ortaya çıkar. Bu dönemde hasta daha da ağırlaşır, çırpınma ve atılmalar görülür.
Dördüncü haftanın sonunda ateş giderek azalır ve bu arada dildeki pas da kaybolur. Bunlar iyileşme belirtileridir. Başlangıçtan beri kesilen iştah bu devrede açılmaya başlar.
Hastalık boyunca olduğu gibi nekahat devresinde de hastanın beslenmesine çok dikkat edilmeli doktorun verdiği yemek listesi aynen uygulanmalıdır.
Hastalığın beşinci haftasında genellikle saç dökülmesi ve deride kepeklenme hali görülebilir.
Tifoya bir defa yakalananlar güçlü bir bağışıklık kazanırlar. Bir defa yakalananların ikinci defa tifo olduktan çok seyrek görülür.